Konu;
Philip ve Eric iyi arkadaşlar, bu iki iyi arkadaş kitap yazmaya karar verirler. Kitapları sonbaharda yayınlanacaktır-
Norveç yapımı, Joachim Trier'in eseri ve güzel oyunculukla gerçekmiş gibi hissettirip yazar olmayı askıya almanıza neden olabilecek kadar dramatik bir film.
Yeterince dramatik, hem senaryo olarak da sıradışı. Bana öyle geldi en azından, bilmiyorum açıkçası. Filmin başında, senaryonun tamamını anlatır ama siz sonunu merak edip izlemeye devam edersiniz. Ortalarına geldiğinizde ise flaşback sayılmasa da zamanda geri yolculuk ve tekrarlar yaşatıyor yönetmen, bu bazı yerlerde rahatsız etse de -kaçırılan replik, kaçırılan sahnelere yol açtı- genel anlamda yeterince mutlu bir filmdi, dramatik ve mutlu, üzgün ve mutlu gibi. Karışık!
Yönetmene not: Norveç filmlerine devam, Reprise'dan sonra Oslo 31. August izlenecek, belki de bugün. Yönetmen Joachim Trier'i saygıyla selamlayıp takipte olduğumu bildirmekten mutluluk duyuyorum, bu yazı Norveç'e ulaşır mı bilinmez ama Joachim Trier, devam.
Kendime not: Kari'yi oynayan oyuncu -Victoria Winge- I love you!!!
Filme not: Philip'in psikotik nevronuzuna rağmen Kari'den vazgeçmemesi, mükemmeldi, belki de delilik! Bir insan kendine bunu neden yapar anlam veremedim, odunum ben. Eric'in ise Lillian'ı sevmesine rağmen sırf inandığı birtakım fikirler yüzünden ondan ayrılması hatta arkadaşlarını geride bırakıp ülkeyi terk etmesi, acımasızcaydı. En sevdiği yazarla tanışabilmiş olması güzeldi.
Ben filmi anlamadım mı yoksa çok mu sığ anlattım bilmiyorum ama ne biliyim hem İstanbul'a yağmur da yağmış, oturun evinizde izleyin derim.
Philip ve Eric iyi arkadaşlar, bu iki iyi arkadaş kitap yazmaya karar verirler. Kitapları sonbaharda yayınlanacaktır-
Norveç yapımı, Joachim Trier'in eseri ve güzel oyunculukla gerçekmiş gibi hissettirip yazar olmayı askıya almanıza neden olabilecek kadar dramatik bir film.
Siyah fotoya dikkat :) |
Yeterince dramatik, hem senaryo olarak da sıradışı. Bana öyle geldi en azından, bilmiyorum açıkçası. Filmin başında, senaryonun tamamını anlatır ama siz sonunu merak edip izlemeye devam edersiniz. Ortalarına geldiğinizde ise flaşback sayılmasa da zamanda geri yolculuk ve tekrarlar yaşatıyor yönetmen, bu bazı yerlerde rahatsız etse de -kaçırılan replik, kaçırılan sahnelere yol açtı- genel anlamda yeterince mutlu bir filmdi, dramatik ve mutlu, üzgün ve mutlu gibi. Karışık!
Yönetmene not: Norveç filmlerine devam, Reprise'dan sonra Oslo 31. August izlenecek, belki de bugün. Yönetmen Joachim Trier'i saygıyla selamlayıp takipte olduğumu bildirmekten mutluluk duyuyorum, bu yazı Norveç'e ulaşır mı bilinmez ama Joachim Trier, devam.
Kendime not: Kari'yi oynayan oyuncu -Victoria Winge- I love you!!!
Kari'yi sevdim ben. |
Ben filmi anlamadım mı yoksa çok mu sığ anlattım bilmiyorum ama ne biliyim hem İstanbul'a yağmur da yağmış, oturun evinizde izleyin derim.
3 yorum:
bunu bilmiyordum.. listeme ekledim.
iskandinav sinemasına uzağım.. :D
bu arada bütün bunları ne ara izliyorsun şaşıyorum.. seninki nasıl bir beyin nasıl bir mide..
yani en sonunda filmlerdeki karakterler birbirlerine karışcak.. bana öyle geliyor..
Mia Wallace 'yi Leon'da oynuyor falan sanırsan şaşmayacağım :D
tamam tamam.. saçma yorumcuyum..
ama sonuçta olabilir de böyle şeyler.
erken bunama denilen bir şey vaarr.. :D
Bizim ailede bunayan yok ama ben ilk olabilirim :D potansiyelim var.
Ben bunu izledim bir de gittim Oslo 31 August'u izledim yine Joachim Trier'den eheheh, bendeki mide işte, böyle bişiy ama çok eğlenceli. Bu arada Leon ile Pulp Fiction izlememiş olmam? Tamam, şaşkınlık, hayrete düşme... gibi duygulara kapılma ama izleyemedim.
İnception'u bile izlemedim :')
İşim ne anca film izle evde :D Sosyalleşebiliyorum bile.
Hııım merakla beklemekteyim.
Dipnot: Son yazımı oku:)
Yorum Gönder