Hakkımda kısmında vardı uğursuzun teki olduğumu belirten bir cümle, fakat bu ayrı.
Hacettepe Onkoloji'de kaldığım zamanlar, "umut sıkılmasın, umut moral yapsın" diye aldırdığım bi dizüstüm vardı dv6000(hatta bkz.dv6148eu) hp'nin en lanet en bozuk en azına sıçtığımın dizüstüdür, hatta dizüstünde kullanıldığında taşşakların yanmasına sebebiyet verebilecek boyutlarda yanar bu bilgisayarımız.
Kısır olma ihtimaliniz de vardır, neyse ki dizüstünde taşımadım küçük masa aldırdım bi tane. Masaya koyunca arka tarafı soba olarak da kullanabileceğiniz ultra ve mega teknoloji harikası. Bozuldu yaptırdım, bozuldu yaptırdım, bozuldu dolapta. İlk uğursuz olduğuma inanmaya başlamam şu şekilde oldu.
Hp M22 4mp falan ama işimi görüyordu ne doğumgünleri ne sanatsal çalışmalar(çiçek böcek :] ) yaptım ben onunla, ama son aldığım piller makineyi uçurdu, ekrana görüntü gelmeme ve diğer dandiklikler beni buldu.
A.Lange & Sohne ; Amcaoğlunun saati beğenmemesi ( ona da hediye gelmiş ) , yengemin saati bana vermesi neden oldu. Ben kullandım bu saati , zaten görür görmez aşığım falan, saat de pahalı gözüm gibi bakıyorum, gel sen elimden düş, cam patladı. Saatçiye götürdüm eski gibi olmadı, bende de bi takmama isteği uyandırdı mahvolmuştu saat. Sonra taktım tekrar , kullandım bi güzel, gel sen kinetik olduğu için elimi sallarken o akrep yelkovan birbirine gir, sonra elimden düştü yine. Ben de gına geldi yapmam, etmem takmam artık dedim. Kardeşime verdim ama yaptırması şartıyla ; Yaptırdı, kullandı mutfak yapılırken dolabın üst çekmecesine koydu. Neyse baktık saat orada yok, gitmiş, yok olmuş.
Hadi Bunlar Maddi En üstteki Hariç Bi de En alttaki Üzülmedim Çok , Peki Ya Bu ;
Nil doğurdu, iyi de etti küçük bi buzağısı oldu, Nil ; İnek, evet.
Neyse bizim Nil'in yavrusu olunca ben sevindim tabii, çok sevindim, isim bulduk bi tane, reyisle beraber Sates(Nil'in tanrıçası) koyacaktık ki adını, bizimkiler başka isimler bulmaya başlayınca, Sahra olsun dedim. Kabul ettiler. Uğursuzluk mu ? geliyorum ona.
Yavru hem kör, hem yürüyemiyor, ayağa bile kalmıyor, annesi de yemek bile yemiyor-du. Düne kadar, hala hasta sanırım.
Az önce Sahraya bi bakıyım kalkmıştır umarım derken içeri girdim , güneş ışığı içeriyi aydınlatırken kafasını kaldırdı, gözlerde donukluk, hareketsizlik, kafayı istemsiz hareket ettirirmiş gibi hareketler.
Bıktım lan, LANET, UĞURSUZ ADAMIN TEKİYİM.
17 yorum:
sen ineğin sakatlığını bile kendi uğursuzluğuna bağlıyorsan oohooo! Ben intihar etmeliyim o zaman
Cidden öyle düşünüyordum.
bezmişsin anlıyorum ben seni..bi de bi de bi de...laaaan!olum küfür?cık cık yakıştıramadım sana:)))herşeyden de kendine pay çıkarmasan olmaz hani ;)
Reyis küfür etmedim ya, nerde gördün küfür?
Bezdim cidden. Her şeyden kendime pay çıkarmaktan da nefret ediyorum, la gidip budist tapınağa sığınacam dilenecem, tutuyorum kendimi.
balıklarım öldü, kedime araba çarptı, yoğun bakıma kaldırıldı ama kaybettik malesef, hamsterım da öldü. İkinci hamsterım intihar etti. Bunları kendi uğursuzluğuma bağlarsam benim de intihar etmem gerekir ;)
benim hiçbir muhabbet kuşum adam gibi yaşamadı, yavru kekliğim bile vardı o da öldü. Ne biliyim, öyle işte. :)
Ha bi de sokak köpeği zeusun(biz besliyorduk, sokak köpeği değildi) dramı var ki onu da pikap ezdi, gözümün önünde. Evet sanırım bu kadar. :)
uff baya kötüymüş. ama demek istediğim bunlardan biz sorumlu değiliz. kendine haksızlık ediyorsun. Sıkma güzel canını
50 küsür balığım vardı, beslemedim, öldüler. Kuzenimin muhabbet kuşu vardı. Benim niye yok dedim, gazetenin altında sakladım onu, öldü. sokakta yavru kedi buldum, son kullanma tarihi geçik süt vermişim ve kaçmasın diye dolaba kapatmıştım, ertesi gün hayvan kudurmuştu. Başka da hayvanım olmadı, nedenini anlamışsınızdır:D en uğursuz benim bence:p tabii hayvanlar açısından.
Yalnız çok cani gibi gözüktüm, aslında hiçbirini isteyerek yapmamıştım:/ üzüldüm de şimdi düşününce.
herkes bir şey öldürmüş. vay anasını. ben de sinek evcilleştirmeye çalışmıştım. sabah yakaladım bir kaba koydum akşamı göremedi.
Takıntılı Ergen, JG, sorumlusu biz değilsek üzülmenin de anlamı yok, üzerinden bi gece geçti yazının iyiyim şimdi. :)
Lütfücüğüm , Sen sinek eğitmeye çalıştın ben de ev örümceği, bildiğin kabın içine canlı sinekler ve ev örümceğini attım üzerlerine zıplayım içlerindeki azotu bi güzel emiyordu, çok seviyordum onu :D
100+ kelebek besledim hepsi felçli gibi öldüler. Bu benim suçum mu peki? Onları nefes alsınlar diye delik deşik ettiğim nutella kabının içine koyduğum için mi? Aman allahm :(
Juli, senin dediğin kelebek sonuçta, yani 1 gün değil miydi onların ömürleri? :S
Ya olsun yani. Öyle yada böyle olanlar için suç bizde değil. Hele hele sende hiç değil.
juli, Kader?
Maalesef.
Her şey seninle ilgili değil ki, neden kendine bağlıyorsun hemen. Haksız etme kendine.
frances,
her şeyi kendime bağlamıyorum ya da bağlıyorum ama bugün anlatacaklarım sınır seviyesine geldi artık.
Yorum Gönder