Pazartesi, Mart 24, 2014

Deliler arafta kalmislar

Wicked Games - Chris Isaak Cover


...bu aralar
belirsizim
 aslinda yillardir belirsizim, bu ara daha bi belirsiz

  gerci bununla yasamaya alistim ya da alismis numarasi yaptim 
bilmiyorum.
bilmek de istemiyorum acikcasi, buna kafa yormak 
enerjimi daha faydali seyler icin saklamaliyim, 
sahi icimizde pil olsa, ya da ona benzer bi sey ve enerjiye ya da pozitif olan
hatta negatif de olabilen ayni zamanda, öyle bi seye ihtiyacimiz oldugunda
takalim pozitif kutbu dislerimizin arasina, negatifi de dudaklarin, dil dokunur
dudak dokunur ve BAM! o anda da ya cennettesinizdir ya da arafta takili 
kalmissinizdir, ask bu iste, bence ask bu. 
iki negatif kutup, iki pozitif kutup, iki kutup, her zaman iki tane vardir, 
coklu da olabilir, kumalar olur, piller, adaptörler, lityum iyonlar...

aaa...
bugünler mi dedik bu aralarda mi kalalim, 

arada kaldim, arada kalalim beraber.
sıkıssın iste bedenlerimiz, ruhlarimiz, kimsesizlikten, yoksunluktan muzdaripler.
arada kalabilir miyiz? 
arafta kalabilir miyiz?
cennetten red cevabi aldim, cehennemde de boyumu asan kötülükler varmis,
daha kötü ol öyle gel dediler.
kaldim iste.
gitmedim tekrar, gitmem de...
katil olursam giderim, duygularini öldürürüm, soykirim yapcam,
öldürmedigim her ask icin benden hesap soracaksiniz, 
sorun da hani
sormalisiniz. 

sakin gelme hazir degilim, deliyim kac gündür

ben yillardir deliyim, 
sonradan delirdim.
beni delirttiler,
planli yaptilar yani,
iyi delirdim.

deli kadinlar var balonlu kadinlar

bildigimiz balonlar
metafor degiller 
iki kadin ikisi de deli
güzel delilikler

Eternity and a day, güzel filmdi

oradaki sairler gibi
kelime avcisi olmak 
ve bir seyler yazmak
baskalarinin kelimeleriyle
o an düsündükleriyle 
ne bileyim
öyle manevi fikir hirsizi olmak
herkesten biraz...



Perşembe, Mart 20, 2014

Güzel Insanlar da var Ölen Insanlar da

Hava güzel, insanlar güzeller...

merhaba

kabaca bakacak olursak eger, yorgunum.
yorgun hissediyorum, yorulmus, bitkin belki daha dogru bi kelime olacak.
bitkin hissediyorum kendime zaman ayiramayacak kadar bitkin,
kendimle ilgili herhangi bir seye üzülemeyecek kadar.
belki de bu güzel bi seydir ve artik üzülecek bir seyim oldugunu bile
hatirlayamayacak kadar kendimden uzak kalmam.
bugünlerde neler mi oluyor?
güzel seyler oldular ve bittiler.
yeni ve daha güzel seylerin olmasi icin biraz beklemek,
belki de dua bile etmek gerekir.
neden bile?
cünkü ben böyle istiyorum
basit.
paylasmayacagim ama bir gün gelecekte bu metne baktigimda hatirlayacagim bi sey karaliyim da;
skype-theater verein
umalim ki olsun.
baska neler vardi?
bugün neler vardi? neler yoktu ki!
hava güzel diye herkes kampüste ne kadar güzel insan varsa hepsi!
"meme sezonu" diye adlandirdigim sezon geldi
insanlar hep memeliydiler ama bu mevsimde daha bi memeliler
familya ögretti onlar uyguladi
kafam karisik
zaten normal zamanlardan birine denk gelmez buralar
ya kafam karisiktir
ya da...
karmasikliklardan siyrilip basit bi hayat sürmeye karar verdigim zaman her sey icin gec olmus olmasindan korkuyorum, ölmekten korkmuyorken sekeri birakma kararim neydi peki?
evet seker kullanmiyorum artik, sirf ölmekten korktugum icin
ne bileyim, korkmuyorum da, zamansizlik, belirsizlik...
aci seyler korkunc seyler evet korkunc ve aci iste kahretsin ölmek cok eglenceli olmali
korku trenine ya da gondola binmek gibi
sadece gondolu tecrübe ettigim icin evet gondola binmek gibi olmali yükselip alcalmak gibi
yasarken de ölünüyormus sairler ve güzel yazanlar iyi betimliyorlar ben daha bu kadar acikli degilim

Düzyazi direniyor,
düze döndü bu yazi da.

secim varmis, oy ver diyorlar da, tiyatro memleketi kurtarmakla kiyaslandiginda...
önce memleketi kurtarmaliyim ondan sonra tiyatroya balta olanlardan kurtulabilirim zaten.
mantikli.

Almanya olmadi ya hani gidemedigimi ogrendim ya,
kadindan da haber yok, mesaj attim da dönmedi.
Askssiz ve sanssizim.
yani cifte sanssizlik.
arkadaslarim arasinda da pek sevilen bi insan olmadigimdan dolayi ücleme-
arkadassiz-sanssiz-asksizim
bir arkadasim var tabii deli kadin-
bi de ankaradakiler var Re-l iste bötü de var aslinda varsiniz varlar
bi de istanbuldakiler var Hazal var iste, Mert var,
aslinda arkadasim varmis
neden sevdigim herkes benden uzakta, babama alistim, elde var 1
istanbul neden bu kadar uzak
ankara neden bu kadar sisli soguk uzak, ankarayi Oguz Atay anlatsin ben susayim,
zaten bu ara ona kötü davraniyormusum gibi geliyor kitabini bi türlü bitiremedim,
neden bu lanetin parcasi oldum Atay?
neden bitmiyorlar, neden sevdigim halde bitip gideceklermis gibi bakiyor ve bitiremiyorum.
hastalik bu.
hemen de hastalik zaten, ask da hastalikti.
tanimlayamadigimiz bütün zayifliklarimiz hastaliklarimizmis meger, oyle ogrettiler.

bir gün gelecekte bir gün güzel seyler olacakmis, gecmisteki bütün güzel seyleri unutturacak kadar güzel
olmasin...
istemiyorum oyle seyler olmasin, zaten istesem de olmuyor istemesem...

zaz var zaz var, amelie soundtrack var
sevmemistim ben amelie´yi bana fazla basit geldi ne bileyim
bu kadar mutluluk, yapmacik ya, yapma mutluluk kötü mutluluk,
mutluluk kötü, acili bisey sancili
olunan bisey degil mutluluk, olduran bir sey-
kücük bir sey mutlu edebiliyorsa, kücük bi seyin sayesinde olunmussa,
oldurulmustur iste baska bir aciklamasi da olamaz.

hicbir seye bel baglamamak, kafami egip yürümeye devam etmek,
insanlardan kacmak, asik olabileceklerimden kacmak icin,
bakarsam olurlar, olurum.
bakmiyorum olmuyorum, görmüyorlar olmuyorlar.
iki taraf da mutlu, mutsuz. her ne boksa artik.

bakalim icki icmek, alkol almak, yani her ne boka saracaksam ondan iste,
adi onemli degil, ama nargile kesinlikle degil, güzel bi müzik,
ve neden hayat böyle amuhagoyyim diye de haykirmak.
neden mi cinsiyetci küfür?
cünkü cok karakter var, esek küfretti, sucu at üstlendi, jokeyi üstünden atti
yerlerde olan jokeye basti cifteyi esek, olan jokeye oldu.

bu ülkede her zaman bir seyler ölüyor,
buna sikildi canim,
nasil sikilmasin.
her zaman bir seyleri öldürüyor bu topraklara kök salmis zehirli zihinler,
zehirliyorlar köklerini gencecik fidanlarin.
zehirliyorlar fikirlerini gencecik fidanlarin.
her zaman zehirliyor sucu üstlenen doga ana oluyor,
ben aldim canini topragim corak diyor, kana susadim diyor,
ana diyoruz ama analarin canini yakiyor, kendi cani yansa bile
gömüyor icine, acilarini da, cocuklarini da...

Pazar, Mart 09, 2014

Sanssizlik sonrasinda...

Merhaba,,

dert degil bir kac parca bir sey anlatip defolmayi planliyorum.

Almanya'ya gidemeyecegimi ogrendim, hocamdan aldigim haberle resmen dünya basima yikildi, evet abartiyorum belki ama bütün motivasyonum buna yonelikti. Ailem de deli gibi mutluydu, ama olmadi iste. Tepkilerimi kontrol edemiyorum da zaten "Lanet olsun, allah kahretsin..." diye de haykirdim, haykiririm- sonunda toparlamaya calisip yuzumde gülümsemeyle karisik mahcupiyet ve parcalanmislikla "...hocam ben aglamaya gidiyorum!" dedim ve ciktim siniftan.

Okulda olaylar bu sekilde, konusma sinavinda da iyiydim iyi bi not aldim ama tabii bu onceydi. Kotu haber sonra. Motivasyon yerlerde.

Tiyatroyla ilgili de kotu haberlerim var:
Atildik calisma aldigimiz yerden, yani ne prova alabiliyorduk ne de toplanabilecegimiz herhangi bi yer vardi. Ama cafede oturup metin okuyorduk, cay icip sohbet ediyorduk, "nasil kurtuluruz bu durumdan?" ve cozum bulundu sonunda "mimar hocanin ofisinde calisiyoruz". Bu kez de basroller secilemeyince, vay anasini- sectik sonunda. Prova alindi, eglendik. Tiyatroya gittigim günün sonunda yasadigim enerji patlamasini ve mutlulugu anlatamam. 20-30 dk yürümenin umrumda olmayacagi kadar seviyorum. 1 saat yol yurusem de severdim, okula giderken yasadigim o zorlama heves yok yani anlayacagin, okulun dibinde olmasina ragmen evim.
Alman mülteciyim, italyan aldik metni, ve bayildilar arkadaslar, sagolsunlar ben de onlara bayiliyorum. Rolüm oyle güzel ki biraz bahsedeyim :
Alman mülteci, felsefe mezunu ama Londra elektrik sirketinde calisiyor, sanata merakli ve sanatsever.
Benimsedim sevdim de, perdeyi kapatiyorum ogluuuum!!

Son zamanlarda bi icimdeki seytanin serbest kalmasina izin verdim, onu da ayri anlatirim, belki de anlatamam.

-15inde dolunay varmis Yengec burclari aman diyim sokaga cikmayin, kurt adama donusuyorsunuz sonra, saka bi yana en kotu hissettigim zamanlar iste bu lanet dolunay zamani.
Bakalim.
Gittim.

Gidemeden soylemek istiyorum : Almanyadan  bugün guzel bi haber geldi Frankfurtta halk tiyatrosuna basvurmustum, beni unuttular diye düsünürken, yakinda mülakat icin skype gorusmesi istediler. Umarim her sey yoluna girer de...TIYATRO YA BI DE!

Bu arada uzun zamandir pesinde oldugum kadini dün bulup ekledim facebookta, cok heyecanli bakalim ne olacak, henuz bi kabul edilme durumu yok ve kiz muhafazakar, olmama ihtimali yüksek, olsa da sevinirim cok.

Ha bu arada : Yeni bi blog acma ihtiyacim o kadar derinki, resmen delicesine acasim var.

Pazartesi, Şubat 24, 2014

kaçan iş

-
Selamsız

Dün ilk iş teklifimi aldım kader pusu kurmuş
Sinemaya ölürüm dedikten sonra bi de
yönetmenden iş teklifi gelince
kaçıramazdım cast da inanılmaz
hadi git üstüne işin dedim ve sabahı bekledim
fakat ben içeride saçımı başımı temizlemeye çalışırken
telefon çalmış
yönetmen en zamansız zamanda aramış
işi kaçırdım böylece.

Alınan mesaj : kaçırma
-

İş kaçınca bi depresif oldum kötü hissettim tabii
ama şöyle bi dezavantajı da vardı : Nagihan gitme dur Nagihan...
Teknik terimleri bilmiyorsan dile hakim olsan bile çeviri yapmak mümkün olmuyor-muş
bu da okulda öğretiliyor işte.
Farabi yok yatay geçiş yok - hapsoldum.


Cumartesi, Şubat 01, 2014

dolunay

Kırık topuk, sendeledi aynı cadde üstünde. Bu kez yalınayaktı, yine üşüyor yine sokak lambaları eşlik ediyordu yalnızlığına, göğe baktı dolunaya sövdü ağız dolusu, sendeledi yere düştü. Nereye baksa dolunay vardı, sanki "yine tutamadım seni" der gibi mahçup.

kahpe

Dışarısı kar kıyamet, oturmuş köşebaşında kahpe, her zaman aynı sokak lambasının altında aynı kaldırım taşına. Taş aşınmış, kahpe üşümüş. Lambanın sıcaklığı, yağlı saçına düşmüş. Çok sevdiğinden mi, sıcak bulduğu tek şeyin lamba olduğundan mı bilinmez, kahpe ağlamış lamba titremiş.

Şapka

Gecenin bi' vakti, gelecek mi tecavüz etti geçmiş mi? Hatırlamıyorum, kafam tecavüz esnasında bile yorgun. Uykudan önce bir saat, uykudan sonra hiç. Kayıp için yas mı tutulur? Ne örf bilirim ne âdet. Şapkasını çıkardı a, seslendi cahile: "örfüne de adetine de...".

Kayıp

0-1 = -1
Kayıp her zaman kayıp, 0 yüzündendi hep. 0/-1 'e matematiğim yetmedigi için kayıp. Yetse, matematik kazanım, kayıp yine kayıp. 0'ı kişisellestirmek daha büyük kayıp. Bırak etkisiz eleman olsun, yutan eleman kalsın! 0 her zaman sıfırdı. Ne kayıptı ne kazanım.

Cuma, Ocak 24, 2014

Sömestr Semester WooHooo!

Hällö yine, yeniden!
Memleketten yaziyorum, Vodafone sponsorlugunda, sagolsun Vodafone internet ihtiyacimi duydu ki, bana 1 gb bir aylik internet hediye etti, hakkini odeyemem. Oderim de, beles! Vodafone'a gecin diyorum sadece hatta uuu beesss diyorum.
Bakalim neler yapmisiz.
Gözüm aydin, Papa zu Hause! Babam eve döndü, gurbetten, yoksa bi yere kactigi yoktu.
Ben de geri döndüm, evdeyim, memlekette! Öncelikle ilk izlenimlerimden bahsedeyim; klasik Akdeniz sofrasinin dogu egzotizmiyle birlesiminden olusan, geleneksel lezzetlerle bezenmis bi sofrayla karsilanmak cok hos bi karsilamaydi.
Tika basa yemek yemek fiili, makarna ve yumurta diyetimden sonra (maddi ve -fiziksel olarak günlük gida ihtiyaci RDA:XX)
Yemek yemekten baska, bir gün hayvanlarin yanina inip, tüy yutma ve zibil kokma eylemimden sonra gerci öküzcükle cok sevistik cok eglendik. Ehe hayvan masaallah kocaman olmus boga olmus, yaklasamadim pek, yoksa sarmas dolas fotograflarimiz mevcut. Zoofili degilim! "Fasizm konusma yasagi degil soyleme mecburiyetidir."
Film izlemedim ama MBC(arap kanali) hollywood filmlerini orjinal dillerinde arapca altyaziyla yayinliyor ya, bildigin hos güzel.
Arapca'ya da baslamisken, babam da Arapyarimadasindan ucup gelince tabii yardimci oluyor, baba bu kelime ne nasil okunuyor hayir ya oyle degil diyip inat inat inat! inatlasiyorum pis huy pis!
Bir dersten daha kaldigimi görünce yasadigim hezeyan mi? Cilginlik! Delilik! Neyse saglik olsun, ikinci dönem üstten ders alacak kadar ders notu ortalamam güzel olsun, OOOH BABY! Buna ragmen, 2.57 ortalamam var nohohpho! Cok degil ama bununla Erasmusa gidiyorlar le!?
Breaking Bad-

Böyle bitmeyeydi, keske son iki bölümü görmeseydim, aglamadim ama tuttum kendimi, yalniz olsam aglardim.
Death Note'u bitirmek icin yeniden basladim, ölümüne fanatigiyim üzmeyin beni.

Oyleyken böyle, pineklemek disinda, Tarih calismaktan ve Arapca calismak disinda yaptigim bi eylem yok, ben sofistike spesifik ne biliyim oyle cilgin dilleri seviyorum, Almancayi Ingilizceye tercih etmemin sebebi...yok. Arapca Terc. baska bi sehirde olsaydi ooh beybe yazar okur bitirirdim, simdiye de ceviri yapiyor olurdum ama kismet bunlar, elime diplomami alir almaz mhmhm birlesik arap devletlerinden birine kapagimi attiktan sonra, petrolü almanyaya akitcam bi de maden. Oyle bi amacim var, Türkiye'nin köprü olmasi pek önemli degil bu acidan ama Türkce onemli, Ingilizce daha onemli.
BB ler BA la bir AA ve diger notlar oooh, güzel bi dönemdi.
Kaldi 4 ay, yazin kesinlikle is bulup calismam gerek, bu konuda gercekten etrafinizda iletisim kurabilecegim biri varsa Antalya Alanya Mugla ve diger turizm bolgeleri icin veya Arapca Tercüman arayan Istanbullu bloggerlar, ilanlara gözünüz carpar da beni hatirlamazsaniz blogunuz virus kapsin! Saka bi yana, akliniza geleyim lütfen.

Hadi Ciao!

Cuma, Ocak 10, 2014

Almanya Yollarini Asindiran, Nallari dökülen Esek yazdi!

HÄLLÖÖÖÖÖÖÖÖÖÖÖÖÖÖ!
Kocaman Hällöler!
Sevgiler!
Nerdeyse sarilip öpücem o derece.
Almanya yolunda döktügün terin, kicimda islanan donun-terden- haddi hesabi yokken, ben amacima bir adim daha yakinim artik. Dün yapilan mülakatta konustugum Alman koordinatorle mulakatim cok iyi gecti. Resmen nereye elimi atsam altin platin gümüs oluyor, cok mutluyum lan blog hayvani derecede mutluyum, musmutluyum.
Bu ara saglikliyim, yakisikliyim, mutluyum. Stres vardi ama umrumda mi yoookhh! Degil umrumda degil, ne cilginliklar yazcaktim buraya da yazmiyorum iste, kötü seyler geride kaldi. Güzel seylerin önünü alamiyorum. Resmen alamiyorum hani.
Almanya ok!
Dersler woohooo! Tarih haric, bok tarih!
Önümde henüz 4 - 5 sinav daha var, yine güzel olacak olan sinavlar bunlar.
Okul güzel.
Her sey güzel.
Vuruldugum kadini görememenin acisiylan kavrulsam da, seksi bi aci o, o aciyi seviyorum. Umarim görürüm.
Baska bi detay yok gibi, parasizligimdan dem vuruyordum ya hep, vurmuyorum artik.
Bu arada tiyatro toplulugumuzda olusan kötü talih, benim rolümün degismesine neden oldu. Nazi emir eri oldum! Kötü kötü, dün calistik da, birakamam da. Isinmaya caliscam role ama sevemedim yahu!
Neyse, güzel seyler olurken, bu kadarcik sey de oluyor.
Bugün Ferhan Sensoyun oyununa gidiyorum.
Birsen Tezer ve Erkan Ogur geliyor ama gidemicem sanirim cunku ailemi gormem gerek! Yahu Birsen yapilir mi bu bana ya?
Bunlara üzüldüm cok seye sevindim, cok sevincli yazdim.
Ha bi de internetim olmadigi icin sadece okulda baglanabiliyorum, su an size buz gibi bankin üstünden yaziyorum sevgiler!
LG! Liebe Grüße demek.