Cuma, Mart 11, 2011

İğne OYASI Satılır

Ben yapmıyorum , annem yapıyor da internette satabiliriz deyince mutlu oldu tabii ki ,
Bi kaç foto eklerim siz de almak isteyenlere gösterirseniz, 1m uzunluğunda masa örtüsü olarak kullanabileceğiniz dekoratif bişeyiniz olur,
ama benden satıcı olmaz bunu anladım.

Pazar, Mart 06, 2011

Geri Geldim ...

Uzuun aradan sonra yine blogumdayım, sarılasım var, digitürke küfredesim var.
Ankara'da çok kalmadık sonunda evimdeyim , perşembe akşamı evdeydim  , klasik home sweet home anlayacağınız.
Size otomatik olarak gönderdiğim bir kaç yazı vardı, Ankara Hacettepe başlıklı, onları zamanlayıcı ile o günlere ayarlamıştım ;
1. gün pazartesi , aşti terminale yetiştik, tomografi randevum için Hacettepe'de olmam gerekiyordu saat 9'da.
Tomografiden sonra, ultrason vardı, tomografi çekildikten sonra ultrasona ne gerek vardı dimi?
Bunların hepsi oldu bitti onkoloji'de de kan verdim iki tüpçük :) , rutin kontroller.
Açız tabii eve gidelim dedikten sonra kuzeni aradık, evde kimse yok anahtarımız da yok dışarıda kaldık :) ,
Zurger Cing'e gidip hamburger yedik, sonra aklıma bakterili et'li haber geldi, yemeğe devam ettim tavukluydu sonuçta ne olabilirdi ki en fazla?
Sonra zaman geçsin diye cafede oturduk vs vs vs . Hastaneye geri döndük sıkıldık diye yer yön bilmiyoruz bi parkta oturalım dedim , hangi park ama ? sonuç olarak akşam eve geldik bitik bi halde ne yiyelim kova aldık tavuk parçaları falan filan, bildiğin fast foodla beslendim bu hafta...

2. gün salı ,
3. çarşamba,
ve perşembe sabahı yola çıktık.
bildiğiniz gibi port için randevu da aldım , temmuzda ankara'dayım yine :), lanet olsun ki kontrollerim kısaldı , ama radyasyonsuz gidcem döncem :) ,
hadi daha çok sıkamam sizi
yani bundan daha fazla iyiyim, yeterince ...
hadi kalın sağlıcakla... :)

Cumartesi, Mart 05, 2011

Geri Döndüm...

Blogger kapanmış ben Ankara'dan dönmüşüm falan işte...
Ankara'da ne halt ettiğimi anlatacağım neden gittiğimi de ;
2006'nın Ocak ayı Xxxx Anadolu Lisesi'nin 1. dönemi bitmiş zar zor aldığım teşekkürümü yorgun yorgun eve götürmüştüm. Kendimi kötü hissediyorum feci bi yorgunluk ve tam anlamıyla anlatamadığım duygu durum bozukluğu gibi, halsizlik, çökkünlük her türlü şey.
Önce en yakın doktora gittik annemle ondan sonra da her şey makara gibi sarmaya başladı. Adana'ya gittik sonra dayımla, Universal Hastanesinde muayene tahliller ve diğer tetkikler yapıldı, Dr :
- benim arkadaş var sizi onun muayenesine gönderiyim, dedi.
tamam dedik, arabaya bindiğimiz gibi kendimizi doktorun muayenehanesinde bulduk. O da bi baktı tetkiklere, muayene etti, teşhis koyuldu direkt ameliyat dedi. 35000 tl istiyormuş o.çocğ. Bizde yok tabii o kadar para, biz de Balcalıya gittik, orda da aynı şeyler ama bu kez 35000 isteyen doktor yoktu sevk edildim Hacettepe'ye.

Şubat 2006 ;
Ankara'ya giden yollar kapalı, kar, tipi, fırtına , yol boyunca makaslama yapan tırlar...
Tabii dayım sağolsun, yarı yolda bırakmadı, kar lastiklerini taktım zincirler de tamam Ankara'ya

Perşembe, Mart 03, 2011

Ankara - Hacettepe 4. Gün...

Bugün perşembe ve Hacettepe İhsan Doğramacıdayız evet yine çocuk cerrahisi polikliniği ve lanet olası Braun marka portumdan kurtulmak için ameliyat randevusu ayarlamaya çalışacaz , bakalım bu yaz adrenalin ve anestezi ikisi birarada, Kendimin en çok sevdiğim yanı narkozdan çıktıktan sonra yarı ayık halde saçmalamam, bağırmıştım port ameliyatından sonra, "vahit seni öldürecem" diye. Heyt gidi günler beaa! :D

Port şu sağdaki, derinin altına yerleştirilen ve yapay damar da denebilen bi alet, ağır kemoterapiler veya 1 yıl 2 yıl süren tedaviler için yardımcı bi alet. Severim kendilerini , Braun olması da ayrı bi bağra basma göstergesidir.














Burda Şarkı Var ; Dream Theater - As I am dinliyoruz efenim.


Burda not var!  ;  Sevgili okuyucum bu 4 gün boyunca Ankara'da olacağım için post atamayacağım ve yeterince unutkan olacağım için bütün bunları geçmişten yazıyorum, evet gelecekteki  okuyucu nasıl hissettiğini biliyorum ama bütün bu yaşadıklarımı 219312938 kez yaşadım tam aynısı olacak yine yine yine...

Çarşamba, Mart 02, 2011

Ankara - Hacettepe 3. Gün...

Hacettepede 3. günümüz Çarşamba günü Cerrahi polikliniğinin kapalı olması kendimizi sokağa atmamıza yaradı sonunda bugün hastanede işim yok, işimiz yok. Geziyoruz...

Ben gezerken   Siz bunu dinleyin ; Metallica - Enter Sandman

Salı, Mart 01, 2011

Ankara - Hacettepe 2. Gün...

Ve Hacettepe'de 2. günümüz, ben, annem ve kardeşim, bu kez Hacettepe Onkolojinin alt katındaki Radyoloji servisine gidip sonuç isteyeceğiz ve bakalım yaramaz hücrelerden eser kalmamıştır, doktor'a gidip sonucun temiz olup olmadığını sorup evin yolunu tutacağız, 7.cadde Bahçelievler akşam çok güzel oluyor, bütün bu yorgunluktan sonra gezmeye hakkımız var sanırım.

Soldaki foto da Hacettepe Onkolojiden, Bölüm 92 de çocuk onkoloji, 2 yıl orda feci geçer...

Ve Bunu Dinleyin ; Tool - Sober




http://www.panoramio.com/photos/original/3410537.jpg kaynak foto...

Perşembe, Şubat 24, 2011

Yazasim Var

Oyle bi konu hakkinda degil ama yazasim var,rastgele.
Kucukken yaptigim gibi duvari karalayasim her yere adimi yazasim
var-kucuklugumdeki gibi- .
Kulaklarim ve beynim Iron Maiden'le cosuyor ama benim yazasim var.
Haberleri izlerim arada sirf gundemden geri kalmiyim diye, aslinda
geride kalmak bahanenin en buyugu, hatta yalan. Neyse ne iste bi
Kaddafi kaldi indiremedikleri, Kaddafi diyince aklima kadayif geliyor
ama tel olanindan degil icinde ceviz olanindan, adini unuttum.
Bugun arapca konustuk Renimle ama ben konusamadim cok , ezik hissettim
kendimi biraz ne biliyim. Ben anneannemden ogrendim arapcayi biraz da
annemden, bildigin yasli kadin arapcasi =) bilmedigin ya da .
Yarin kimligimdeki cocuktan kurtulacam en son 4-5 yil once foto
yapistirmistim, siritmistim da annem yuzunden, gulmem kolay kolay ,
guldurmustu beni.
Pazartesi de Ankara'dayim.
Ankara'ya ac biri olarak ayak basacam, cunku tomografi randevum var,
yolculuk 9 saat surecek bi de ac olacam oyle bisey dusun, ac kalmaya
aldirmam da acken tomografiden once su icmeye dayanamam, ilacli
solusyon hazirlanir ve Sadece Umut o 1,5 lt suyu yarim saatte
bitirmistir, bu yazdigim milyon tane tomografiden birine rastgeldi
sadece, hep duyuyorum etrafimda yasli teyzeler veya orta yas sayilacak
yasta insanlar, bazen de ilk defa tomografi ile tanisanlar, mezar,
tabut veya olum gibi kelimeler kullanirlar bu makineden bahsederken,
hic bu yonden bakmamistim . Sanirim olmek aklima hic gelmedigi icin
oyle davranmistim, ya da cok sogukkanli oldugum icin, bilemem
sebebini. Ama lunaparktaki en kral aletten daha kraldir tomografi, bol
adrenalin ve damara enjekte edilen mavimsi, bazen yesilimsi sivi,
inanilmaz hem 1,5lt suyun idrar torbasini patlatmak uzereyken,
iceriden doktorun veya teknisyenin ''bitti kalkabilirsiniz'' demesi ve
baam! O anda endorfin, o kadar cok salgilanir ki alta kacirtacak
derecede rahatlarsiniz, eger tuvalet uzaksa da tekrar adrenalin Sadece
Umut siyrilir yasli amcalarin ve teyzelerin arasindan, tuvalette
birinin olmamasi icin dua eder ve yoktur hicbir zaman da denk gelmedi
tuvaletin dolu oldugu bi zamana. Ankara iste tip turizminin zirve
yaptigi sehirlerimizden bi tanesi...

Pazar, Şubat 20, 2011

Depresyondayim Unutuldum...

iDikkat. Yazacaklarim Ntv'deki doktorun depresyon teshisi nasil konulur
demesiyle basladi...
Mutfagi yeniliyoruz bu ara olcmek icin geldi usta, renk falan derken
ntvyi actim, ben arada cnn ve ntv izlerim, dr depresyondan bahsediyor
ama sunucu kadin ''depresyon nedir? Ahahha'' seklinde. Ben de dikkatli
dikkatli izliyim dedim satdi dr. ;
Depresyon, gelecek kaygisi, ''umut''suzluk, umitsizlik, unutkanlik,
dikkatsizlik, uyku duzeni bozuklugu, durduk yerde halsiz uyanma,
halsizlik, bikkinlik...
Saydiklarinin hepsi bende o zaman depresyondayim lan ben, kanser
oldugumu ogrendigim zaman bi tek bu kadar sok oldum, yarindan tez yok
psikologa gitmem lazim, anasini sattigimin dunyasi bu da gelecekti
basima, simdi antidepresan verecek hapci(psikiyatrist) ben de almicam, ee
ne anladik haci? Ne yapcaz koskoca Şaman'a yapilir mi bu?
Beynim ve sinir sistemim bana darbe yapti bundan daha kotusu metastaz
olabilirdi, o olmadi bu oldu.
Isyan edesim var, ediyordum ama cosasim var tek basima devrim yapasim var,
Evet depresyon yuzunden oyle dusunuyorum.
Hadi hayirlisi...

Cumartesi, Şubat 19, 2011

Ölmeden Önce Yapılacaklar Listesi...

Bu yazıyı yazmak için çok erken biliyorum ama yazasım var yapıp yapıp üstüne çizik atasım var.

1-Tıp oku, Doktor ol, mecburi hizmetine askere gidiyormuşsun gibi sevin, mutlu ol.

2-Seyyar Lunaparklardan birinde yaklaşık 12-13 yaşlarında Gemiye benzer bişeye binip bi sağa bi sola savrulurken bağırmaktan yüz kaslarının yırtılmak üzere olduğunu da biliyorum ama, bungee jumping yap.





(fotonun kaynağıdır;http://farm3.static.flickr.com/2697/4067233355_9420d886f9.jpg)

3-Pasaport al ve Üniversiteye gittikten sonra burstan arttırdığın parayla yettiği kadar gez.

4-Motorsiklet al düşer düşmez öleceğini biliyorsun ama mobiletle geçen yaz yaşadığın heyecanı beraber yaşadık, o yüzden motorsiklete bin ve rüzgarı iliklerinde hisset.(bu yapacağım son şey de olabilir)

5-Hea bi de doktor olacam demişsin ideallerin yüksek, doktor olduktan sonra TUS falan hepsine gir pes etme sakın, iyi bi doktor olduktan sonra sana ihtiyacı olan binlerce insan olacak, sorumluluğunu bil ve prof. olabilirsen süresini tam bilmiyorum ama afrikaya gönüllü hizmet için git unesco, unicef yardımcı olacaktır bu konuda.

6-30 yıl sonra Afrika'nın daha insancıl sağlık hizmetlerine kavuşması için dua et.

7-Çok yoruldun belki, dönüşte kesin dönüş yapmak istediğinde, eğer hala aynı ise boş bi toprak parçası bul deniz kıyısında bir ev al, bir tekne, kayık da olabilir, emekliliğinin tadını çıkar. Para umrunda olmasın, yaşamak için bi iskemle ve bi olta yeter. Her zaman az olanla yetin.

8-Öleceğin günü bilmiyorsun tabii, hemen  de bi liste yaptın, ama ölmeden önce kesinlikle annene bi ev al, her ne kadar yaşadığı ev kendisinin olsa da...
.9,10,11,12,13.........
.
.
.
.
.
.
Yazdıkça yazasım aklıma geldikçe de karalayasım var, 19 yaşında birinin ölmeden önce yapılacaklar listesi yapması ilginç gelebilir yeterince...

Cuma, Şubat 18, 2011

Surpriz Son...

...Sabah her ademoglunun(evrim diye bisey var lafin gelisi) yaptigi
gibi uyandim alarmin calmasiyla birlikte alarm zil sesim de nokia
telefonlardaki halokinesis.aac. Oyle bi caliyor ki terminator bizim
evde sanirsin kadin olan ama ''neden kadin?'' dedim ya basta oyle bi
caliyor ki neyse dunya kadinlar gunu de yaklasiyor rezil olmayalim
simdi, neyse ne iste kalktim yarim yamalak bi kahvalti(bizim evde
kahvaltiyi annem hazirlar) yaptim. Minibus, dolmus veya adi her ne ise
ile yola ciktim, 15 dklik mini cin iskencesi 30 dk olsaydi yarim cin
iskencesi katlana katlana hesap yaparsiniz siz . Dunku minibus olayini
anlatiyim toplam bi cumle zaten; minibuse bindim yine tam kapiyi
kapatacaktim ki gaza basti malolumal ben de OHA dedim refleks olarak
duymadi sanirim ama bizim akraba duydu, kulaginin dibindeydim ''Oha''
derken sok olmus bi sekilde hayirdir umut yapmazdin boyle der gibiydi.
Dershaneye yetistim girgir samata haftanin son gunu ya o yuzden, ilk
iki radyoaktiflik ve ''yanagi sikmalik'' hocamin arada serpistirdigi
genel kultur hikayeleri...
Fizikten bi ben mi nefret ediyorum? Hayir dediginizi duyar
gibiyim.-KLISE- Fizik dersi teneffussuz olunca bas agrisi ve sikinti
da yavastan hissettirir kendisini, sonumuz boyle mi olacaktiii boyle
mi olacakti sucum gunahim neydiii?(dizi vardi hani) .
Matematikte toparladik derkene eve geldim.
Babam msn'de, uzaktadir coook. Konustuk moral oldu onu gormem, ama ne
zaman ki msn'e girecegi haberini aliyorum, bi delilik geliyor bana
soldan sagdan onden arkadan girmedikleri yer kalmadi 23184157
harflilerin, sebep mi ne? Sebep su, o kadar uzakta ki gelmesi iki gun
surer o yuzden oyle diyorum, yanimizda olaydi sinava girecegim bi
moral kaynagi falan diyordum ama olmadi haci lys'ye ancak gelecek.
Blogumda ilk defa babamdan bahsediyorum duygu yuklendim. Yeter bu
kadar, titre kendine gel uleeyn!
Ogle yemegi ciger yahnisi denen turkcede ama arapcada hamis olarak
biline bi yemek, bayilirim, olurum bi tabak yerim ama gel gelelim dun
aksam cigerin mangal halini yedik anacim ya yapma bunu. Nazlanacak
vaktim yoktu, midem kendi kendini sindiriyor, ucagimsi bi ses
cikariyordu.
Daldim tabaga istahsiz bi sekilde ayran da yagli falan doydum dusun o
kadar nazlanmama ragmen doydum, bendeki midenin ta burdan selamlar.
Neyse aksam yemeginde ise durum tamamen benim aleyhime dondu beklentim
yuksekti ama olmadi,hersey kardesimin yabanci dil bolumunden mezun
olduktan ve kpss'den gumruk memuru olmak istedigini aciklamasiyla
basladi. Olamazsin bos hayallere kapilma dedim, olurum dedi,
ol,olma,olur,olmaaaz, paaat alnimda patates puresi annem elindeki
patatesi firlatti, oyle bi yapisti ki... Neyse yemek yemedim aciktim
da haliyle, misir patlatip kola ictik kardeslerimle ama bizimkiyle
kavgaliyiz iste.
Bi de ben hep Sensiz sabah olmuyor yaniyorum allahsiz! Seklinde
biliyordum sarkiyi bunu arkadasim kirmizi yanaga soyleyince gulme
krizine tutuldu, onunla Mus'a gidip fizik tedavi okuma hayalleri
kuruyoruz, oyle iste.

Anneniz suratiniza patates firlatirsa o patates alninizda pure oluyor
tecrubeyle sabittir.